Kıskanmak mı ? ben mi ? Aaa çok ayıp !
İtiraf etmekten
kaçındığım bir huyum varsa o da kıskançlık. Çok üstüme gelenler hemen çözer bu
özelliğimi. Bence genel bir sorun ya neyse..
Bazen fena
takıntı haline gelebiliyor. Kendimden biliyorum , her ne kadar ‘ sen aslında
dozunda kıskançsın olması gerektiği kadar Cemre ‘ diye kendini teselli etmiyor
da değilim :P.
Yani benim
olayım biraz da mızmızlık aslında ben kuzenlerimi kıskanan bir insanım ki diğer
olayları sevgili durumlarını falan siz düşünün artık.
Ya ben aslında sevdiğim insanları paylaşmayı
sevmiyorum.onlarla iyi geçinen bir şeyler paylaşan insanlara yabancıysam bir o
kadar daha yabancı oluyorum. Hiç şans vermiyorum..
Ben kendimi
daha büyümüş , olgunlaşmış sırasına koyamamışken kuzenlerimin tek tek evlenip
yuva kurmalarını hazmedemiyorum (tabiî ki evlensin mutlu olsunlar ben şu ilk
evrelerden bahsediyorum yanlış anlaşılmasın :D ). Sanki o zaman çocukluğumu
elimden alıyorlarmış gibi oluyor :/ sonraki bende ki olayı gör cadı kaynana mı
dersin kötü görümce mi dersin … ( bu konuda en çok erkek kardeşimi acıyorum
hakkatten kötü görümce olucam o zaman :D )
Ve sevdiğim
adamı daha çok kıskanıyorum ama bu kısmı çok belli etmem. ( kimsenin egosunu bu
yüzden tatmin de etmem ) ama yanında ben değil de başkaları varsa onun
sohbetini , gülüşünü hatta sinirlenip kızmasını başkası paylaşıyorsa
kıskançlıktan kahrolacak duruma geliyorum. Onu hissedememek beni deli ediyor…
Ama bu
kıskançlık karşınızdaki insanla aranızda bir güven sorununa dönüşmemeli. Dozunda
olmalı şöyle düşünün ilişkilerin akışı içinde gerekli bir unsur gibi hani kısa
süren kavgalar gibi ilişkinin tuzu biberi deriz ya J
Hem azıcık
da olsa kıskanıcaksın abii , kıskanmayan insanları samimi bulmuyorum -,-
Ps: şu burnundan kıl aldırmayan fenomenler bile kıskanmadan olmaz illa ‘’
sevdiğim adamı (kadını)kıskanmadan duramam ben ‘’ diyenler fav etsin diyor :P
demek ki var bunda bir keramet =))
Yorumlar