İyi ki doğdum gördün mü 21 oldum (!) :)

Evet ben bu nisan ayının 7 sinde doğum günümü kutladım J. Benim için inanılması güç olsa da 20’li yaşları yaşamaya başladım.( 21 yaşımı doldurdum 22 den de gün aldım -.-). Bu doğum günü benim için dolu dolu geçti .

6 nisandan başlamak gerekirse Samsun’dan arkadaşım geldi . hediyesiyle  gelmiş tabi biliyo arkadaşını :D ama hediyesiyle çok mutlu oldum J napalım napalım derken kendimizi Hamam önü’nde bulduk Ankara’nın beğendiğim nadir yerlerinden birtanesi. Hacettepe üni. Diğer kampüsü orada olduğundan oraya ‘yurtlar sokağı’ da denir. Restore edilmiş eski zaman evlerini hayran kalarak orayı gezdik. Sanki daha önce hiç gitmemişim gibi görmemiş gibi gezdim bende :D gayet hoş cafelerin olduğu rstoranların olduğu şirin bir yer  …

Yemek demişken ; bu kadar gezmeye ve yapılan ufak çaplı alışverişten sonra acıktım ben. Ben acıkınca doğal olarak yanımdakilerde acıktı :D. Benim tutturmamla geçen geldiğim de gittiğim kebapçıya gitmek istedim . uzun uğraşlar sonunda (önünden 2 defa geçtiğimiz halde ) bulduk ve güzel güzel yemeklerimizi yedik J

Biraz daha dolandıktan sonra günün anlam ve önemi için Ulus’a gidip Eskişehir gezisi için tren biletlerimizi aldık.

Gece 00.01 oldu ve ta taaa oldu 7 nisan ben doğdum J happy birthday to me ^-^. İlk doğum günü mesajımı korecanım Yağmur attı J  mesaj atanlar falan ama aklım hala Nayna da ne mesaj var ne telefon … o arada uyumuşum tabi ki ve tam rüyaya geçiş yaparken telefon Nayna J uyuya kalmış kuzum uykulu uykulu doğum günümü kutladı J onun da sesini duyunca ağzım kulaklarımda uykuma kaldığım yerden devam ettim J

Sabah oldu koştur koştur  Gar’a gittik trene binip eskişehir’e yol aldık .tren hızlı olduğundan 1 buçuk saate ordaydık. Ve hava çok güzeldi mis gibi güneş vardı bu demek oluyordu ki günüm çok güzel geçecektiJ. Eskişehir çok güzeldi bayıldım . havası mekanları pek hoş . Ankara gibi sıkıcı değil en azından -.-

Kahvaltımızı şu meşhur çiğbörekle yaptık . yani bir albenisi yoktu ama güzeldi :D sonra da gezmeye başladık. Önce caddelerini gezdik sonra da  Haller diye bir hanın içine girdik. O kadar güzel bir mekan dı ki saatlerce oturabilirdim orda. Sakin ve akustik bir havası vardı. Yani çok güzeldi…

Burdan çıktık odunpazarı diye bir yere gittik. Ankara daki hamam önüne benziyor ama oradan daha güzel. Renkli renkli evler ,dar şirin sokakları vardı.

Dinlenmek için bir eve girdik. Evin 300 yıllık olduğunu ve sabihinin ise 7. Kuşak olduğunu öğrendik. Evin sahibi Gülşen teyze bize kendi elleriyle bize türk kahvesi yaptı.( ondan önce Haller de içtiğimiz makine kahvesinden sonra çok iyi gelmişti J )

Ben yine acıktım :D ve bunun üzerine Porsuk Çayı’nın oradaki mekanların birinde yemeğimizi yedik ve tekrar Ankara’ya geri döndük L

Farkettiyseniz ben hala doğum günü pastamı yemedim :D hava sıcak olduğundan bende doğum günü dondurması yedim J

Sonunda yurda gelince bir oh çekmiştim ama bir sorun vardı… ben en yakın arkadaşımla hala görüşmemiştim bazı sebeplerden dolayı. Adı lazım değil baş harfi… neyse -.-  yurdun kapanmasına yarım saat varken telefon geldi hatundan :D ‘ gel hemen 10 dk da olsa görmem lazım seni ‘diyo bende olur mu günler çuvala girmedi ya görüşürüz diyorum beni dinlemedi tabi ki . ben o yorgunlukla oraya nasıl gittiğimi bilmezken kapıda beni pasta ile karşıladı J nasıl mutlu oldum anlatamam yaşadığım şok da cabası beklemiyordum böyle bir şey . dileğimi tuttum ve mumları üfledim. En güzel doğum günü pastamı dostumun elinden yedim içimden de ‘iyiki o varmış ‘ dedim J (ve pasta çikolatalıydı double mutluluk benimkisi :D )

Ve ben koştur koştur yine yurda geldim o.O bendeki enerji takdire şayan annem görse gözleri yaşarırdı bir daha bana uyuşuk demezdi sanırım :D ve artık kendimi uykuya bıraktım …

İşin kötüsü birde 21 olmuştum iyimi :/ :D

Ps: o akşam Fenerbahçe bile rakibini yenerek doğum günümü kutlamıştı . bir sen kutlamadın :/